30 Haziran 2012 Cumartesi
Günlerdir yağan yağmur bu gün yerini güneşe bırakmış. Aşağıdaki Maden köyden bu gün Artvine direk minibüs varmış. Ona yetişebilmek için kahvaltıyı bu gün biraz daha erken saate aldık. Kahvaltı sonrası Osman Bey beni patpat ile Maden köyü girişine götürdü. Bir süre bekledikten sonra Osman Bey ile vedalaşıp minibüse bindim. Şavşat Artvin yoluna çıktığımızda minibüs bir süre mola verdi. Yolun bundan sonrasını Artvinden Şavşata gelirken geçmiştim ama bu sefer biraz daha dikkat edeceğim. O zaman minibüs kalabalıktı ve yağmur nedeniyle camlar buğulanmıştı. Artvin Şavşat arasındaki yol genel olarak Borçka Artvin arasındaki yolun bir kopyası sadece daha uzun. Borçka çıkışında da baraj nedeniyle yol aniden yükseliyor.
Artvin çıkışında da. Artvin girişinde 4 km dik bir çıkış var, Şavşat girişinde de 4 - 5 km lik bir çıkış var. Yolu iyice inceleyip hafızama kaydettim. Aliyi aradım Bursadan yola çıkmış yarın 11 de Artvinde olacakmış. Nihayet yalnızlığım ve bekleyişim sona erecek yola çıkacağız. Aliye Kafkasöre gideceğim istersen Pazar gününü yaylada geçirip Pazartesi yola çıkalım dedim, kabul etmedi.
Artvine gelince bisikletimi almak için Dinlengaha gittiğimde mekan açıktı ama çalışanlar ortada yoktu.
Bir süre bekledikten sonra dolaşmaya karar verdim. Bundan sonraki durağım Kafkasör yaylası.
Yayla 11 km kadar uzakta. Yolculuğuma bisiklet ile devam etmeyi düşünüyorum. Yaylaya festival boyunca minibüs seferleri de yapılıyor. Ücret 7,5 TL. Önce kuyumcudan döviz aldım buradaki arkadaş 35 yaşından sonra bir üniversite daha bitirmeye karar vermiş ve üniversite sınavına girmiş. Kendisi ile konuşurken Kafkasöre bisiklet ile çıkacağımı söyledim, minibüsle çıkmamı tavsiye etti. Ardından Migrosa gidip arnavut ciğeri, kavun, küçük rakı ve ekmek aldım. Dinlengaha gittiğimde çalışanlar oradaydı. Onlarla da konuştuktan sonra yaylaya minibüsle çıkmaya karar verdim. Yanıma yiyeceklerimi, çadırımı ve uyku tulumumu alıp minibüsün yolunu tuttum. Minibüsle yaylaya çıktım. Yol yer yer dikleşse de çıkılmayacak bir yol değil. Minibüsten indiğimde her yer araba doluydu biraz yürüdükten sonra çadırlar başladı.
Bir çeşme başında çadırımı kurdum. Ardından çevreyi dolaşmaya çıktım. Maden şirketlerine burada ciddi bir tepki var.
Arenanın etrafındaki tribünler doluydu.
Güreşmek için eşleştirilen boğalar sıraları geldiğinde arenaya çıkıyorlar. Eğer isterlerse güreşiyorlar ama genellikle bir tanesi çekimser davranıp arkasını dönüyor veya kaçıyor. Güreşmeyen boğa müsabakayı kaybediyor.
Bu boğa güreşmek yerine otlamayı tercih edince kaybetmiş kabul edildi.
Bu arada diğer boğanın da aslında pek güreşmeye niyeti yoktu, oda kaşınmayı tercih etmişti.
Türbinde seyyar satıcılar çekirdek ve su satarken arka taraftaki standlarda ise köfte, sucuk, döner gibi yiyecekler satılıyor. Hatta birahane bile vardı.
Çocukluğumun dondurmacısını görünce bir külah dondurma almadan edemedim.
Çarşı her yerde derken boş konuşmuyoruz. Çarşı Kafkasörde de karşımıza çıkıyor.
Bir boğa yetiştiricisi ile kısa bir sohbet ettik.
Yabancı bir çiftte bu şenliklere ilgi gösterip gelmişler.
Hava bulutlanmaya başladı yine.
Artvinde ilerici, yurtsever insanların arasında olmaktan son derece mutluyum. Artvin şimdiye kadar gidipte keyif aldığım birkaç şehirden birisi.
Bu kadar iri ve korkunç göründüğüne bakmayın aslında son derece munis hayvanlar.
İki boğa çıkmış meydana ama ikisi de diğeri ile ilgilenmiyor. Biri arenanın bir tarafına gitmiş diğeri diğer tarafına.
Güreşleri seyrettikten sonra çadırımın yanına gidip yemeğimi yiyip rakımın yarısını içtim. Kalanını kalan yarım kavunla birlikte gece içmeyi kararlaştırdım. Gece 12 gibi dışarıdan araba gürültüleri geldi. Gürültüden anlaşıldığı kadarı ile birden fazla araba gelmiş. Bağrış çağrış çadırlarını kurdular. İnsan biraz çevresine saygı gösterir. Uyumak mümkün değil. Bir ara benim çadırı kaldırıp daha ileri koymayı konuşmaya başlayıp acaba boş mu dediklerini duyunca dayanamayıp başımı çadırdan çıkardım ve içeride olduğumu söyledim. Uyumak mümkün değil. Bütün hevesim kaçtı rakıyı içmeyi sabah kahvaltısına erteledim. Doğru dürüst uyuyamadan sabaha kadar döndüm durdum.
Hiç yorum yok :
Yorum Gönder