30 temmuz 2013 Salı
Sabaha kadar yağan yağmur saat 06:00 da durdu. Erdal yine erkenden kalkıp hazırlanmış. Şunun şurasında 35 - 40 km gideceğiz desem de aldırmıyor. Önce gidip bal almaya karar verdi. Burada 10 dan önce kimse dükkanını açmaz acele etme dedim. Eyüp te kalktı. O da Erdal'a aynı şeyi söyledi. 10:00 a doğru Erdal çıkıp gitti. Gelince bende bisikletimi ve eşyalarımı aşağıya indirip yükledim. Artık yola çıkmaya hazırdık.
Eyüple de bir fotoğraf çektirdim. Erdalın objeyi kadraja yerleştirme açısından en başarılı fotoğrafını çektiğini görüyorum. Bu iş oldu galiba.
Sevgili Eyüp'e bizlere gösterdiği konukseverlik, yaptığı güzel yemekler, gezdirip gösterdiği yerler için çok teşekkür ediyoruz.
Bu günkü yol haritamız:
Create Maps or
search from 80 million at
MapMyRide
Burada pek çok Türk bakkalı veya marketi var. 1 litrelik yeni rakıyı Batumda 31 ila 34 lari arasında bulmanız mümkün.
Turun 2. günü geçtiğimiz yollardan yine geçiyoruz. O zaman sola devam etmiştik, bu gün sağ taraftan Sarpa doğru gideceğiz.
Sarpa 14 km yolumuz kaldı.
Çoruh nehrinin üzerindeyiz.
Son günlerde yağan yağmurlar nedeniyle nehir bu gün gür akıyor.
Yol üstündeki Smart markete uğrayıp internete bağlandım.
Yolumuza devam ettik.
Gonio kalesi.
Kale önünde hatıra fotoğrafı çektirdik.
Kaleye giriş 3 lari Erdal paramız yok deyip girmek istese de görevli memur kabul etmedi. Hakikaten üzerimizde müzeye yetecek kadar lari yok.
Sınıra 5 km kala bu bölgede pansiyon fiyatları kişi başı 15 lari konaklama, 15 lari de kahvaltı ve akşam yemeği.
Sınıra yaklaştık.
Bu gün heykelin başında daha çok insan var.
Sınıra gezmeye gelenler.
Son 1 km yi geçiyoruz.
Gürcistan hükümeti bizlere iyi şanslar diliyor. Sınır kapısı ve bizim tarafta göründü.
Kapıya iyice yaklaştık. Ermenistandan çıkarken yaptığımız gibi burada da Erdalla kalan paramızı birleştirip dondurma aldık.
Gürcistanda otobüsler eski diyenler bu fotoğrafa bir baksınlar. Batum ile sınır kapısında son derece modern otobüsler çalışmaya başlamış.
Sınırın hemen yanı başında plaj var.
Erdal ülkesine kavuşacağı için çok mutlu.
Bense Gürcistandan ayrılacağım için biraz buruk um.
Bir sivil polis ikimizin fotoğrafını çekti.
Burada da Gürcistan çıkışında görevli kadın polis pasaportumdaki fotoğrafa ve bana bakıp benzerlik kuramayınca gözlüklerimi çıkarmamı istedi. Çıkardım ama sonuç değişmedi. Sakalım var ondandır diyorum ama kadın ikna olmuyor. Nedense alırken sorun çıkarmıyorlar ama çıkarken kılı kırk yarıyorlar. Kadın doğum yerimi ve doğum tarihimi sorduktan sonra ikna olmadım ama geç bakalım tavrı ile çıkış damgasını vurdu. Aslında haklılar sorun sakallarım değil. Biometrik fotoğrafın bana benzemediğine elime aldığım gün karar vermiştim. Türkiye girişinde hiç sorun yaşamadım.
Kemalpaşadayız.
Hopaya geldik.
Günler sonra ilk kez Erdalla peşpeşe pedal çevirip birlikte Hopa öğretmen evine geldik. Çantalarım elimde giriş merdivenlerine yürürken yerdeki ince mermer çıkıntıyı görmeyip takıldım ve yüzümün üstüne ellerimdeki çantalarla yapıştım. Sağ diz kapağım yere çarptı. Odaya çıkıp eşyalarımızı koyduk. Ben duşa girerken Erdal da koli bulmaya gitti. Odamızın manzarası.
Ah be şöyle bir evim olsa.
Gece yatakta dönerken dizimin ağrısı nedeniyle sık sık uyandım.
Bu günkü tur mesafesi: 39 km.
Pedal çevirme sürem: 2 saat.
Ortalama hızım 19 km.
En yüksek hızım 28 km.
26. Gün: Hopa - İstanbul
31 Temmuz 2013 ÇarşambaSabah uyandığımda sağ dizimi hareket ettiremiyordum. Zorlukla bükersem açılmıyor, açarsam bükülmüyor ve çok ağrıyor.
Kahvaltıyı yapıp eşyalarımızı toplayıp aşağı indik.
Sol ayağımı pedala kilitleyip tek ayakla pedal çevirerek 3 km ilerideki Havaş'a gittim.
Bu sefer karşıma Beşiktaş armalı bir TIR çıktı.
Havaş Hopa limanının içinde.
Erdal bisikletini koliledi, ben çantaya koyup görevliye teslim ettik. 2 şer çantamızı yanımıza almamıza rağmen toplam olarak 8 kg fazlamız vardı. Erdal turdan geliyoruz bütün paramız bitti idare edin deyince para almadılar. ğluma telefon edip gelip beni almasını söyledim. Bu şekilde bisiklet süremem. Yürürken bir problem yok ama dizimi bükersek acıyor. Otobusun bizi Batuma götüreceği saati beklemeye başladık.
Rahat bir yolculukla İstanbula geldik.
Bu turda 1676 km pedal çevirdim. Tur boyunca hiç araç desteği almadım. Ortalama 18 km hız yapmışım.
Erdal da 1400 km den fazla pedal çevirdi. Bize Erivan'a kadar eşlik eden sevgili Hakan Kayışlıgil'e ve turun tamamında benimle birlikte olan Erdal Irmak'a gösterdikleri gayret ve yardımlaşma için çok teşekkür ediyorum. Ben bu turdan çok keyif aldım, umarım onlarda en az benim kadar keyfi almışlardır.
Hakan'ın tur anılarını
buradan takip edebilirsiniz.
Umarım sizlere tur anılarımızı keyif alabileceğiniz şekilde yansıtıp bilgilendirebilmişimdir.
Biliyorsunuz bu yıl yaptığım turlarda yeni aldığım bazı malzemeleri kullandım. Bu malzemeler konusunda sizlere buradan kısa bilgiler vermek istiyorum aynı bilgileri malzemelerin tanıtımını yaptığım yazılara da ekleyeceğim.
Bontrager 700*32 lastikler: Tam bir hayal kırıklığı yarattılar. Kesinlikle tur için uygun değil. 3.000 km bile olmadan özellikle arka lastik kullanılamaz hale geldi.
Thermarest: neo air şişme mat: Bu mattan çok memnun kaldım. Kesinlikle hiç bir problem yaşamadım. Üstelik 6.3 mm şiştiği için tam düz olmayan eğri büğrü zeminlerde ve taş çıkıntılarının üzerinde zemini kesinlikle hissetmedim, çok rahat ettim. Tek sorun üzerinde dönerken çıkan gıcırtı sesi ama bir süre sonra alışıp duymuyorsunuz bile. Temizliği de çok kolay.
Termatrek şişme yastık: ilk aldığım yastığın balonu 2. gece sibopun kenarından hava kaçırmaya başladı. Atlas Kamp balonu değiştirdi. İkinci balonda sorun yaşamadım.
Schwalbe Marathon Plus lastikler: Hiç bir sorun yaşamadım. Memnunum.
USB den şarj edilebilen pil: yeni aldığım Sony nin aküsü ile kolayca şarj edebildim. Bir çift pil GPS te 1 gün gidiyor.
Duracell şarjlı pil: Bir çift pil Garmin GPS te 2 gün kullanılabiliyor.
Garmin Dakota 20 GPS: çok memnunum beklentileri mi karşıladı ama az bir fark daha verip daha büyük ekranlı Oregon 450 almak sanki daha doğru seçim olur diye düşünüyorum.
Ortlieb çantalar: Kesinlikle tek kelime ile mükemmel. En ağır şatlarda bile içine koyduğunuz malzemeleri düşünmenize gerek yok.
Tubus arka bagaj: yaklaşık 4700 km lik 3 tur yaptım bagajın vidaları gevşemedi dahi. Oysa bilirsiniz normalde bir kaç günde bir vidaları sıkmanız gerekir. Bu bagajda gevşeme olmamasını bagajın sağlam yapısı nedeniyle yük altında esnememesine bağlıyorum. Bunun yanında belki de bagajın alt bağlantılarının kadroya bağladığınız yere taktığınız bagaj ile birlikte gelen yüksüklerin de payı olabilir.
Garmin Dakota 20 bisiklete bağlantı aparatı: Tek kelime ile hayal kırıklığı. Kablo bağına benzer kelepçe sistemi olduğu için istediğiniz kadar boştaki ucu çekin yeterli sıkı bağlantıyı sağlayamıyorsınız. İp ve cihazın boyun askısı ile gidona bağlayarak tutturabildim. Özellikle yağmurlu havada gidon ıslanınca cihazın havada durmasına imkan yok.
Sony akü: Çok kullanışlı. Telefonu 3 kez, tableti 2 kez şarj edebiliyor. Ben cep telefonumu, ipodumu, USB şarjlı pillerimi şarj etmekte kullandım. Bence Kamplı turların olmazsa olmazlarından.
Merhaba
YanıtlaSilMükemmel bir turu daha bizimle paylaşarak bizlerin de oralarda gezinmesini sağladığın için çok teşekkür ediyorum.Yol durumu, sosyal yaşam,konaklama ve ekonomi ile ilgili verdiğin bilgiler bu bölgelere gidecekler için mutlaka hazine değerinde bilgiler olacaktır.
Gürcistan turlarını okuduktan ve doğal güzelliklerini gördükten sonra ,oraları görmek için içimde dayanılmaz bir istek oluşmaya başladı.
Gidecekler, sayende rota ve diğer bilgiler için çok daha az ders çalışmak kolaylığına sahip olacaklar.
Tekrar tebrikler ve teşekkürler
Bu vesile ile Mubarek Ramazan Bayramı nı kutlar fazlasıyla hakettiğin tatilde keyifli zamanlar geçirmeni dilerim
Selamlar...
Mehmet Bey güzel sözleriniz için teşekkürler. Insanların bu güzel ülkeye ilgisini arttırabilirsem mutlu olurum. Size de mutlu bir bayram dilerim.
Sil